30 Eylül 2011 Cuma

Kedilerin ve martilarin semti



Cocuktum, sokagimizda iki bakkalimiz vardi, Arman bey ve Hayk efendi diye seslenirdi mahalle sakinleri, Arman bey, babasindan devralmisti bakkal dükkanini, Hayk efendiden. Hayk efendi bembeyaz sacli, hafif kamburu cikmis olmasina ragmen yürümekte en zorlandigi zamanlara kadar sürdürdü dükkanina gelmeyi, artik yoruldugunu anladiginda oglu Arman bey’e birakti isleri. Evimizin tam karsisinda olan bu kücücük bakkal dükkaninda yok yoktu, ne nereye nasil sigardi, hep sasirirdim. Bize biraz daha uzak olan ise ‚Ispiro’ ydu. Cocuk zihnimde o adam hem görüntüsü hem de isminin bana cagrisimiyla devamli icki sisesinden cikmis gibi gelirdi. Isimlerinden de anlasilacagi gibi Rum'dular.

9 Eylül 2011 Cuma

Rüzgar gibi geciyor hersey

Seneler seneler önce, yepyeni bir okul hayati var önümüzde, ortaokulun ilk günleri..saskin, ürkek bakiniyor kizlar etrafina, siniflara ayriliyoruz. Uzun kumral saclarini yandan mavi pötikare bir tokayla tutturmus, cekingenligi, cilli güzel yüzündeki ela gözlerinin etrafa yaydigi isigi gölgeleyemeyen bir kiz cocugu daha var sinifta, Belki yari Isvecli kaniydi O’nu daha degisik kilan siniftaki kizlardan, bilemiyorum..Bizi, ne nasil  30 kisilik kiz sinifinin icinde birdenbire birbirimize cekti onu hatirliyamiyorum ama o kiz cocugu ve ben, birbirimize yaklastimiz o anda bilmiyorduk tabii ki, bir ömüre yayilacak dostlugun, kardesligin ilk adimlarini attigimizi.

6 Eylül 2011 Salı

Gizli Cennetim

 
Oldum olasi ne büyük otelleri ne kalabalik plajlari sevemedim, hep kücük bir koyda 5-6 odali bir pansiyonda kalip, fazla kimselerin ugramadagi denizlerde yüzmeyi seviyorum. Yalniz, tatil mekaniniz yaz aylarinda Cesme ise, cok fazla sansiniz da kalmiyor eger tekne ile acilmadiysaniz.