5 Ocak 2012 Perşembe

Genclik pinari...Tibet ayini...

Itirli mutfak’ta yilbasi sofrasindan detaylar verirken, ailece mutfaga ve de sofraya, masabasi sohbetlerine olan düskünlügümüzü yazmistim. Insan okuyunca, bunlar mutfaktan cikmiyorsa, ailece de devamli kilo sorunlari olmali diye düsünür haliylen. Yok, öyle yiyip yiyip gene gram almayip herkesi catlatan bir aile degiliz ama, öyle bir kilo düzenleyicimiz var ki bizim, her daim siki bir kontrol altinda yasariz.. 




Konu döndü dolasti gene anneme geldi tabii.. Annem icin 7 büyük günahtan biri gercekten, fazla yemek.. Tüm ailenin ve tüm sevdiklerinin kilo dedektörüdür o, kilometrelerce uzaktan yetisir ailenin her ferdine, misal uzaktakilerden birini fotograflarda kazara hafif kilo almis görmesin. “ne o göbek hic yakisiyor mu sana, hemen 3 gün az ye, iner” Bunu da o kadar zarif söyler ki, boynunuz kildan incedir karsisinda..Amaaa öyle fazla zayiflamaya da izin yoktur, “ne bu halin, kaşık kadar kalmis suratin, beslenmeni aksatmiycaksin” ... hani ip üstünde yürü deseler, daha kolay... Ya anne birak, şurda  rahat rahat yiyelim, şu ölümlü dünyada... olmaz...mesela, aksama misafirim var, onu mu yapayim, yok yetmez bunu da yapayim diye fikir yürütüyorum, annemden cevap “şişirme insanlarin midelerini öyle...” 

Kizkardesim, Zeyno’ya hamileyken, bir gün rutin doktor kontrolünden döner, dogal olarak bebegin boyu kilosu iste ne kadar zamani kaldigi gibi konusmalar gecer evde, bu arada Ebru sevincle „doktor kilosunu cok iyi buldu, hatta fazla bile dedi“ deme gafletinde bulunur ve böylece ana karnindakine kilo müdahelesiyle annem tarihe gecer „aa derhal, yemene dikkat ediceksin, bak surda 1 ay kaldi, sismanlatma bebegi“...

Is yemekle bitse iyi, sabah erken basliyacaksin güne, sabah sporunu ihmal etmiyeceksin, düzgün besleniceksin, yapay her türlü gidadan, hazir her türlü besinden uzak durucaksin, bununla ilgili daha önce de anlatmistim...tüm bunlarin ötesinde pozitif bakacaksin dünyaya, yasama..
Evet cok agir kosullarimiz...ama ne care, boyun egdik otoriteye en büyükten en ufaga... Saka tabii..cok memnunuz, o pozitif enerjisiyle, devamli hepimize yetismesine, saglikli olmamiz icin verdigi ugraslarina ve ondan sürekli ögrendiklerimize..


Allahtan bünye olarak kilo almaya cok yatkin degilim de bu agir kosullara kolay uyum sagliyorum ..dum.. heyhat, biseyler olmaya basladi, o da ne, kilo alir gibi oldum bende, ee yas ilerliyor tabii, vucüt da bu ilerlemeye ayak uyduruyor haliylen. Eh bir de son aylarda isten ayrilmis olmanin getirdigi rehaveti de eklersem, olacagi bu...

Ama rejim yapmaya karar verdikce yarin kitlik cikacakmiscasina karnim daha bir acikir oldu, ben ki sabah kahvalti etmeyi, öglen yemegi yemeyi unuturum calisirken, simdi sabahla baslayip gece yatana kadar yer oldum, aklima rejim geldikce daha da bir yer oldum. Üstüne üstlük bir de sigarayi birakmam, aclik durumumu yemessem ölücekmisim kivamina da getirdi..

Annemin gazabina ugramadan, bir yol bulmali dedim..en iyisi hareket, bir de ben oldum olasi su jimnastik salonlarina gidemem, gider parasini verir kaydolurum ama hersey orda biter iste..yapacagim en büyük adim bundan ibaret kalir.

Ve aklima yeniden  “5 Tibet Ayini”im geldi. Bir dönem devamli olarak uyguluyordum ve bana cok iyi gelmisti, sabahlari kendimi zinde hissediyordum, ataleti atmistim üzerimden, kronik sirt agrilarim yok olmaya yüz tutmustu ve garip bir sekilde istahimi da düzene sokmustu.. ve dogal olarak vucudum da forma girmisti.

5 Tibet hareketi; Peter Kelder’in kitabina konu olan ("Ancient Secret of the Fountain of Youth" (Gençlik Pınarı'nın Tarihi Sırrı)), zamanında Hindistan'da görev yapmış bir İngiliz albayı, Himalaya dağlarında insanların ilerleyen yaşlarına karşın gençliklerini, canlılıklarını ve sağlıklarını koruduğu bir yer hakkında çok şey işitmiştir. Bu işin sırrını öğrenmeyi aklına koyan İngiliz, emekliye ayrıldıktan sonra yeniden Hindistan'a döner. Artık yaşı ilerlemeye başlamış olan emekli albay, Tibet'te bu manastırı bulur ve orada Tibetli keşişlerden en temel sağlık ve gençlik sırlarını öğrenerek bir yıl geçirir. Tibetli Lamaların gençliklerini korumalarının ardındaki sır, her gün düzenli olarak yaptıkları bir kaç canlandırıcı yoga hareketinde gizlidir. Yapılması çok basit olan bu hareketleri, bir nefes alma/verme tekniği tamamlar.

Herkesin evde cok rahat deneyebilecegi hareketler, sadece 20 dakikanizi aliyor, tavsiye ederim. Etkilerini kisa sürede görmeye basliyorsunuz. Ben yeniden basladim yapmaya...

Biribiri ardina yapilmasi gereken 5 hareket var, ilk hafta her hareket 3 er defa yapilarak baslaniyor, sonraki her hafta 2 ser arttiriliyor, 21 er kere yapar hale gelene kadar. 10. hafta da 21 er kere yapiyor olucaksiniz, ama eger yapamiyorsaniz da hic bir mahzuru yok, herkes yapabildigi ölcüde yapmali. Maksimim sayi 21..onun üzerine cikmiyoruz. Hicbir hareket icin kendinizi zorlamiyorsunuz, hep yapabildiginiz kadariyla basliyorsunuz, vucut zamanla aciliyor. Unutmadan, soluk alıp vermenin bu hareketlerin yararları arasında doğrudan bağlantısı var.Bu 5 hareketi tamamladıktan sonra ılık yada serin suyla duş almanız tavsiye ediliyor. Ama asla soğuk suyla yıkanmayınız

 
1.HAREKET-DÖNME
Kollarınızı omuzlarınızın hizasından yere yatay durumda açarak dik durun. Başınız hafifçe dönene kadar saat yönünde kollarınız açık dönün. Dönüşlerinizin sayısını 3 ten yavas yavas 21 e cikarin, ama zorlaniyorsaniz, yapabildiginiz sayida birakin, basiniz dönerse oturun, sonra devam edin.










2.HAREKET-MUM
Sırtüstü olarak yere yatın. Kollarınızı, avuç içleriniz yere bakar şekilde, parmaklar kapalı, iki yanınıza uzatın. Çenenizi göğsünüze gömecek şekilde başınızı yerden kaldırın. Bunu yaparken bacaklarınızı, dizlerinizi kırmadan dümdüz yukarı kaldırın. Hatta mümkünse başınıza doğru çekin. Dizlerinizi kırmadan bacaklarınızı ve başınızı yere doğru indirin. Kaslarınızı gevşettikten sonra yeniden harekete başlayın. Eger kirmadan yapamiyorsaniz zorlamayin, yapabildiginizle baslayin. Bacaklar kalkarken nefes alip, indirirken veriyoruz.


 
3.HAREKET-YARIMAY
Bedeniniz dik duracak şekilde dizlerinizin üzerine oturun. Ellerinizi baldır kaslarınızın üzerine yerleştirin. Çeneniz göğsünüze değecek şekilde başınızı ve boynunuzu öne doğru sarkıtın. Ardından bel kemiğinizi mümkün olduğunca geriye doğru yaylandıracak şekilde başınızı ve boynunuzu geriye doğru sarkıtın. Bu egzersiz boyunca ayaklarınız yere dik, ayak parmaklarınız kıvrık durmalı. Geriye doğru yaylandıkça el ve kollarınızla baldırlarınızdan güç alacaksınız. Mümkün olduğunca geriye doğru yaylandıktan sonra bedeninizi doğrultun ve harekete baştan başlayın. Bas geriye giderken nefes alip, öne indirirken veriyoruz.




 4.HAREKET-KÖPRÜ
Ayaklarınız arasında biraz mesafe bırakıp bacaklarınızı dümdüz öne uzatarak yere oturun. Gövdesiniz dik dururken, ellerinizi avuç içleriniz yere bakacak şekilde kalçalarınızın iki yanına koyun. Çeneniz göğsünüze değecek şekilde, başınızı öne doğru sarkıtın, ardından başınızı mümkün olduğunca geriye doğru sarkıtırken kollarınızdan kuvvet alarak kalçalarınızı havaya kaldırın. Gövdeniz havada, kollarınız dimdik, dizleriniz 90 derece kırılmış dururken bedeninizdeki tüm kasların kasıldığını hissedin. Başlangıçtaki oturur pozisyona dönerken kaslarınızı da gevşetin. Köprü yaparken nefes alip, ilk konuma gecerken veriyoruz.

 
5.HAREKET-KOBRA
Yüzükoyun yere uzanın. Hareket boyunca yere koyduğunuz ellerinizden ve ayak parmaklarınızdan güç alacaksınız. Gövdeniz bir sarkma pozisyonu alacak şekilde kollarınız yere dik dururken, omurganızı öne doğru yaylandırarak başlayın. Bir yandan da başınızı mümkün olduğunca geriye doğru sarkıtın. Ardından ayaklarınızı yere tam basarak kalçanızı yukarıya doğru çekin, bedeniniz ters bir V şeklinde dururken çenenizi de göğsünüze doğru çekin. Sonra tekrar kalçanızı yere doğru sarkıtıp sırtınızı yaylandırın. Vucudunuzu yukari kaldirirken alip, indirirken verin nefesi.

Hepmize saglikli günler diliyorum...

13 yorum:

  1. Benim annem de hiç affetmez kilo konusunu.. sözümona tutar kendini sonra birden, ansızın söyleyiverir.. yanındayken göbeğimi çekerim, fazla eğilmem vs ama yemez bilirim:) Hoş bu kiloyla çeksen nolur ki:)

    Bu hareketleri yapmak lazım ama inanmam ve karar vermem gerek.. inancımı yitirdim ben sanırım.. oysa kronik bel ağrım vardır benim de ve şu sıra çok zorluyor gene beni..

    YanıtlaSil
  2. Harika bir paylaşım, gerçekten egzersiz yapmaya vaktimiz yok deyip geçiştiriyoruz ama bu hareketler hem zor değil hem de fazla vakit alacak şeyler değil, tam ihtiyacım olan şey:) Bu arada bence çok şanslısınız anneniz açısından çünkü genelde anneler çocuklarını hep zayıf görüp çok yemeye teşvik eder:)) sevgiler:)

    YanıtlaSil
  3. Yazınızı uzun uzun okudum hareketlere baktım. Çünkü bende spor salonunna yazılıp gitmiyorum ve dediginiz gibi benimde kronik sırt agrılarım var. Hatta şu anda çok acı veriyor. Bu hareketleri yapmaya çalışıcam, çok tskler..

    Bizde de kilolu çok fazla insan yok, biraz kilo alsak hemen digeri tarafından uyarılırız :) ama yinede herkes gibi kilo almaya müsait vücutlarımız., dikkat etmemiz lazım, birde agrılar olunca..

    Ayrıca ben annenizi kutluyorum valla :) birinin otoriteyi kurması lazım yoksa bırakırız her şeyi :)

    YanıtlaSil
  4. Anneniz benimkiyle benziyor:))

    Kilolu biri değilim ama spor yapmıyorum. Bazen vakitsizliğe sığınıyorum ama bu bahane tabii.
    İnsan spor yapmalı, şimdilik idare etsek de yaş ilerleyince sporun faydasını daha iyi anlarız.
    Hareketleri bu kadar detaylı anlatmanız iyi olmuş, zor görünmüyor da, şimdi sıra uygulamaya geçmekte:)

    YanıtlaSil
  5. Mümine'cim rejim yapmaya baslamak zor, hadi basladin yürütmek zor gercektende..ama inatci bir sekide evde kendine 20 dk ayirdigin zaman, kendi kendine moral vermeye basliyorsun, en büyük kazanci bu oluyor sana..moral herseyin basi :)
    ayrica, sen hic te artik inancimi yitirdim diyecek kadar kilolu da degilsin..sadece kendini iyi hissettigin kiloya inmek istiyorsun, o kadar. öpüyorum seni.

    YanıtlaSil
  6. Eren, gercekten de hep gecistiriyoruz vakit yok diye, halbuki o vakit yaratilir, 20 dk hepi topu..tembellik yapip, vakit yok bahanesinin arkasina saklaniyoruz aslinda :)hadi üsenmeyelim..
    sevgiler benden de..

    YanıtlaSil
  7. anneniz bana çok tatlı geldi buradan okurken. ellerinden öperim.
    ayrıca hareketlere baktım. sanırım yapabilirim bende. ben yemeği kesemeyenlerdenim ama hareket yapabilirim tabi :D

    YanıtlaSil
  8. Asli'cim sirt agrilarina cok yariyor bu hareketler, özellikle 3. ve 5. hareket, 3. hareketi arada sirada oturdugun yerde de yapabilirsin, omuzlarin hep dik kalma kaydiyla, basini mümkün oldugunca öne egip (ensenin gerildigini hissedeceksin)sonra yavasca arkaya birakarak..
    evet halisin, annem olmasa hepimiz sereriz herseyi valla..:)
    sevgiler sana..

    YanıtlaSil
  9. Ah Semi'cim zaten sorun spor yapmamak..vucut ihtiyac duyuyor resmen, insan baslayinca farkediyor, aslinda nasil ihtiyac duyduguna..
    Hareketleri bendeki kitaptan tarayip koyacaktim, ama sonra internette bu hareketli paylasimlari buldum, ama hareketler tabii bu kadar hizli yapilmiyor, sekilde hersey cok hizli.:)
    ama haklisin, zor degil hareketler, üstelik zorlasa da oldugu kadarla baslamak dahi yetiyor.

    YanıtlaSil
  10. Bahar'cim annemin hikayeleri bitmez, zaman zaman hep bahsdecegim ondan.. cok özel ve kendine özgüdür o..:)
    evet hadi basla sende..zorlanmiyacaksin..:)

    YanıtlaSil
  11. http://fusunt.blogspot.com/2012/02/tibetin-genclik-pnar.html

    sevgiler ;)

    YanıtlaSil
  12. Yasasin Tibetciler :)

    benden de cok sevgiler..

    YanıtlaSil
  13. ya acaba hamileler yada hamileliği bekleyenlerde yapabilirmi bu hareketleri.inşallah bir sakıncası yoktur

    YanıtlaSil